
Eser bol başlıktan oluşan kısa kısa denemelerden müteşekkil. Ve denemelerin çoğunluğu gayet kısa. Sair zamanlarda ele alınmış yazılarla, kitap örülmeye çalışılmış. Düzensiz bir konu yayılımı olmuş eserde. Bir oraya değinilmiş bir buraya, caiz tabirle. İsminden ötürü orijinal bir eser olacağını düşlemiştik. Ama düşümüz, düştü maalesef.
Eserin sonuna kaynakça konulmuş. Anlıyorsunuz ki, farklı eserlerden faydalanılmış. Bu çok güzel bir şey tabi ki. Lakin kitabı okuduğunuz vakit, hangi bölümün/hangi sözün kime ait olduğunu anlayamıyorsunuz. Yani durum şu ki, yazarımızın fikirleriyle alıntılar birbirine karışmış oluyor. Okuyucu yazarın kendi fikrini anımsamayabiliyor. Kanaatimce bu durum, uygun bir durum değil. Alıntı yapılan şahsiyetlere haksızlık olacağını düşünüyorum. Çünkü okuyucu bütün fikirleri kitabın yazarına ait olarak düşünecek ve eserinden alıntı yapılan şahsiyetin söyledikleri ya da kendisi askıda kalacak.
Yazar Bakiye Marangoz’a ait Yolcu isimli yazıda o kadar çok anlam kayması ve o kadar çok anlaşılmayan ibare var ki saymakla bitmez. Diğer denemelere göre daha uzun olmasının yanında, bir-iki kez dönüp okuduğumuz halde yine yazarının ne anlattığını, ne anlatmak istediğini anlayamadığımı üzülerek belirtmek istiyorum. Bu durumu yazarımız Ömer Naci beyin önemsemesini rica ediyorum.
Ayrıca, yazarımız Namaz Platformu yazarlarının-konuşmacılarının birkaç yazı çalışmalarını eklemiş kitaba. Kanaatimce bu eklentilerin de yeri uygun düşmemiş. Kitabın sonuna, ek yazılar olarak eklenebilirdi. Ama yazarımız böyle uygun görmüş, fazlaca bir söze hacet yok.
Her şeye rağmen yazarımıza şükranlarımı sunuyor ve önemi haiz değerlerimizi konu edinen daha nice güzel eserlere imza atmasını temenni ediyorum.