Yaz olur, rehavet olabildiğince yaygın olur. İnsan, kaygılara ve sancılara uzak durur. Nefsine hoş gelen yolları dikkatlice korur. Ey Müslüman sen “sen” ol, ne olur!
***
Geceyi üzerimize bir sekine olarak indiren Rabbimize hamd olsun. Gece, uyanmak için derince uyumaktır. Rabbim hep uyanık kılacak sağlam uykular nasip etsin.
***
Nefes aldıran ve hayat yağdıran evsafına kurban olduğumuz ey kerim kitap! Aydınlığınla parıldat her bir yanımızı ve canımızı. Ey rabbimiz! Bizi onda diri tut...
***
Yeni dünyalara, yeni deryalar gerek. Yeniden, yenilmeden ve yüksünmeden yürek potansiyelini sektirmeden, anlamlara ve ahkâmlara açılmak gerek.
***
İnsan susarsa ve kusarsa tüm çirkefliğini zalim, yaşanabilir yanlarımız en ufak esintide pusarsa; eller elleri, yürekler yürekleri uyandırmaya koşmak zorunda.
***
Hiçbir kimseden, hiçbir ücret istemeden davaları aşkına bütün varlıklarını feda etme ulviyetinin bariz örnekleri olan Nebi ve Resuller... Ve biz! Ne kadar uzağız.
***
Öyle bir rahmet gönderir ki semavat, arzın kucağı kifayet etmez bu cümbüşe karşılık vermeye. Ne edersek, kendi elimizle! Ne gelirse, elimizden! Ne giderse, ömrümüzden!
***
Dağların ağlarında hürriyet türküleri tutturanlar, ovadakilere muallim olurlar. Oralara çağırırlar yine ve yeniden başlamak için tazelenmenin yollarını ararlar.
***
Bir söz var ki, bütün has söylemler ondan neşet eder. O tatlandırır, o hayatlandırır ve o anlamlandırır tüm yaşanmışlıkları. En kutlusudur o sözlerin: la ilahe illallah…
***
Selam olsun, Rabbe dönük bir yüz ve yürek taşıyanlara. Selam olsun, kalkış türküleri okuyanlara. Ve selam olsun, uyanıklığı kendilerine rahmet telakki edenlere...
***
Sesler gelir yüksek ve naif. Duymaya engin bir izan ister. Zulûmatın beynini tırmalamaya ısrarlı bir ezan ister. Ve sökmeden şafak, kıyamı bekleyen bir adam ister.
***
Geç kalınmamıştır hiçbir şeye, hayat ve iman olduğu sürece. Sevda renkli teyakkuz halleri arzı kuşattığında; geriye ya dönmek ya da ölmek kalır. Seçkimiz ne ola?
***
İnsan, her an her şeye ve her habere hazırlıklı olmalı. Aleyhine gelişecek olaylar çöküntü vermemeli. İmtihan sınırlarında olduğunun bilinciyle metanetli olmalı.
***
Yolda olmak, yolu tanımayı gerektirir. Yolu iyi bilmeyenler, yolda kalırlar. Yolun fıkhını özümsemeyenler. Kendilerini “yoldayım” diyerek avutmamalıdırlar.
***
Yarın, hatta yarına kalmadan, ölecekmiş gibi bir ömür sürdürme bilinci, kimlerin hesabında kaldı acep? En yakınımız ve en yakınımızda olan ölüm bizi diriltmeli.
***
Her şeye rağmen, sevinci ve huzuru çocuklardan; sevgiyi ve şefkati annelerden; şerefi ve haysiyeti babalardan; vefayı, muhabbeti ve sevdalanmayı kardeşlerden öğrenmeli.
***
Kopmadan kardeşlik bağından ve yol alarak ümmetin bağrından, samimiyeti tazelemek hissiyatıyla; Kitabımızda ve Rasulümüzde buluşmanın planlarını yapmak zorundayız.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder